Bağımlılık bir beyin hastalığıdır, diğer hastalıklarda görüldüğü gibi beyinde değişiklikler meydana gelir. Bu değişiklikler kişinin beyindeki kontrol mekanizmasının bozulmasına ve bağımlı olunan nesneye karşı kontrol sağlayamamasına sebep olmaktadır. Dolayısıyla bağımlı kişi hastadır.

İnsanlık tarihine kadar dayanan alkol kullanımına bakıldığında ilk alkol fermantasyonunun MÖ 6000-7000’li yıllara dayandığı bilinmektedir.  Damıtma yönteminin bulunmasıyla alkol tüketimi artmıştır. Geçmiş dönemde tıpta da “hayat iksiri, hayat suyu” gibi isimlerle dezenfeksiyon sağlamak için kullanılmıştır. Aşırı kullanım son 150 yıldır bir sorun olarak kabul edilmektedir. Alkolün ruhsal ve fiziksel anlamda getirdiği zararların farkına varılmasıyla birlikte, 19. yüzyılda alkolizm bir bozukluk olarak tanımlanmıştır.

Alkolün Etkileri

Alkolün davranışlara, bedene olmak üzere kısa vadede bir takım etkileri bulunmaktadır.

Kandaki alkolün düzeyine (%mg)  göre alkolün davranışsal etkileri:

  • 50-80 keyif, hareketlerde kusurların ortaya çıkması,
  • 80-100 göz bebeklerinde oynama,
  • 100-200 yürümekte zorlanma, duygusal bozukluklar (ağlama, öfkelenme),
  • 200-300 konuşmada bozukluk, şaşkınlık, unutkanlık,
  • 300-400 koma,
  • 400-500 solunum durması,
  • 500 üzeri ölüm.

Alkolün bedene uzun vadede olan etkilerine bakıldığında:

  • Karaciğer en fazla hasar alan organlardandır. Yağlanma, hepatit (sarılık), büyüme, siroz ve kansere yol açabilir.
  • Damar tıkanıklığına, kalp yetmezliğine, kalp krizi ve yüksek tansiyona sebep olabilir.
  • Beyin üzerindeki etkisi ise oldukça sık görülmektedir. Beyin işlevlerinde azalma, gerileme, denge bozuklukları görülür. Görme sinirlerinde meydana gelen hasarlardan ötürü bulanık görme yaşanabilir. Alkole bağlı demans (bunama) meydana gelebilir. Yapılan çalışmalar standart ölçülerin üstüne çıkmayanlarda bile hafıza bozuklukları yaşandığını göstermektedir.
  • Oluşan protein sentezi bozukluğu, hormanol bozukluklar, vitamin dağılımının bozulması, yağ dağılımının farklılaşması, susuzluk sebebiyle kas zayıflığı ve erimesi yapabilir.
  • Alkol eller, ayaklar ve bacaklarda karıncalanma, uyuşmaya sebep olabilir. Felce yol açabilir. Bu durum “polinöropati” olarak adlandırılır.
  • Alkol kullanan kişilerin çocuklarında alkol bağımlılığı riski 4 kat daha fazladır. Genetik sistem üzerinde de bozulma meydana gelir.
  • Alkol cinselliği kolaylaştırıyor gibi görünse de bozulmasına sebep olur. Boşalmanın gecikmesi (disorgazmi), boşalamama (anorgazmi), sertleşme bozukluğun (erektil disfonksiyon)  yol açabilir.
  • Hamilelikte kullanımında bebeklerde ciddi bedensel ve zihinsel sorunlara yol açar. Alkol sendromu büyüme ve gelişmede bozukluk oluşturur. Bebeğin zihinsel, davranışsal gelişimi gecikir. Fiziksel olarak basık burun ve dudaklar, küçük çene yapısı görülür. Kalp, göz, hareket sistemi anormalleşir.
  • Ruhsal anlamda depresyon, kaygı bozuklukları, öfke, bağımlılık, uyku problemlerine yol açabilir.
ALKOL5

Alkol Kullanım Bozukluğu (Alkol Bağımlılığı) Belirtileri

Alkol Kullanım Bozukluğu kriterleri Amerikan Psikiyatri Birliğinin belirlediği (DSM- 5) tanı ölçütlerine göre;

12 aylık süre içinde, aşağıdakilerden en az ikisi ile kendini gösteren, günlük hayatında belirgin bir sıkıntıya ya da işlevsellikte düşmeye yol açan, sorunlu bir alkol kullanım örüntüsüdür.

  • Alkol kullanımını kontrol yetisinin bozulması,
  • Alkol kullanmayı bırakmak ya da kontrol altında tutmak istemeye rağmen sonuç vermeyen çabalar,
  • Diğer etkinliklere göre alkol kullanımına daha fazla öncelik vermek,
  • Okul, iş, ev gibi alanlarda kişinin günlük hayatında getirmesi gereken sorumlulukları yerine getirememesi,
  • Alkol kullanımının zararını ve olumsuz sonuçlarını görmeye rağmen kullanıma devam etmek,
  • Alkolün giderek etkisini kaybetmesi (tolerans gelişmesi),
  • İstenenden, planlanandan daha fazla ya da daha uzun süreli olarak alkol almak,
  • Güçlü bir alkol kullanma isteği,
  • Riskli durumlarda da alkol kullanmak,
  • Alkol kullanımının bırakılması veya azaltılması sonrasında yoksunluk belirtilerinin ortaya çıkması.

Alkol kullanım bozukluğunda (alkol bağımlılığında) bu belirtilere sıklıkla rastlanır.

ALKOL

Alkol Kullanım Sınırları

Alkol kullanımının ruhsal ve fiziksel anlamda verdiği hasarın yüksek olması kişinin alkol kullanımında belirli sınırların üstüne çıkmasıyla meydana gelir. ABD Ulusal Alkol Suistimali ve Alkolizm Enstitüsü alkol kullanımının sınırlarını standart ölçü kavramıyla belirlemiştir.  

Alkol türleri arasında alkol oranı bakımından farklılıklar vardır. Bu sebeple standart bir ölçüm yapabilmek için bu kavramı bilmek yerinde olacaktır.

1 yarım duble (tek) rakı / votka / viski vb. = 1 Standart Ölçü

1 kadeh şarap                                                      =1 Standart Ölçü

1 büyük bira                                                         =1,5 Standart Ölçü (33’lük bira 1 Standart Ölçü, Ekstra alkollü bira 2 Standart Ölçü)

Bu ölçüler üzerinden belirlenen sınırlar ise;

Haftalık olarak erkekler için maksimum 14 standart ölçü; kadınlar için 7 standart ölçüdür.

Günlük olarak erkekler için maksimum 4 standart ölçü; kadınlar için 3 standart ölçüdür.

Bu sınırların üstüne çıkılması bağımlılık riskini arttırmakta, ruhsal ve fiziksel anlamda hızlı tahribatlara yol açmaktadır. Ancak kişi daha az da kullansa da yine de zarar görebilir.

Bununla beraber, kişiler haftada iki gün hiç alkol kullanmamalıdır. Özellikle hamileler, araç kullananlar, 18 yaşın altındakiler için bu ölçüler geçerli değildir. Bu kişiler hiç kullanmamalıdır.

ALKOL3

Tedavi

Alkol bağımlılığının tedavisinde arındırma, vitamin eksikliği, aşermeyi azaltma ve kontrol altına almaya yönelik tıbbi destek uygulanır. Ancak tüm bu tedavilerin bir tıp hekimi tarafından uygulanması gerekmektedir.  Yatışı veya ayaktan tedavi yöntemleri hastanın durumuna göre hekim tarafından yönlendirilir.

Yapılan çalışmalar alkol kullanım bozukluğunda psikoterapi desteği sağlanmasının oldukça etkili olduğunu göstermektedir. Psikoterapi sürecinde grup ve bireysel terapiler, motivasyonel görüşme teknikleri, bilişsel davranışçı terapi, diyalektik davranış terapisi, psikodinamik terapi gibi pek çok terapi yöntemi uygulanmaktadır. Adsız Alkolikler/ Adsız Narkotikler gibi bağımlı kişilerden oluşan grupların deneyim ve duygularını paylaştıkları gruplar da etkili olmaktadır.

 Bağımlılık kronik bir hastalıktır. Kişinin uzun süre alkol kullanımı olmamasına rağmen süreç içinde kaymalar (tekrar kullanma) yaşanabilir. Dolayısıyla tedaviye devamlılık, tedavide kalmak çok önemlidir. En az bir yıl takip ve ara ara görüşmeler devam etmelidir.

Tedavi sürecine ailenin dahil olması çok kıymetlidir. Tedaviyi kolaylaştırır. Bağımlılık aileyi etkilediği gibi aile tutumlarından da etkilenir. Dolayısıyla ailelerin de destek alması, bilinçlenmesi gerekmektedir. (“Bağımlı Yakınlarına” başlıklı yazıya ulaşmak için tıklayınız.)

Alkol bağımlılığı bir hastalıktır. Geç kalmadan bir uzmandan destek alın.

Kitap Önerileri

Bağımlı Aileleri İçin Rehber Kitap / Prof. Dr. Kültegin Ögel

Bağımlılık Hakkında Ne Yapmalıyım? Aile ve Yakınlar İçin Bilgiler / Editörler: Kültegin Ögel ve Kinyas Tekin / Uçurtma Yayınları

Sanal veya Gerçek Bağımlılıkla Başa Çıkma / Prof. Dr. Nevzat Tarhan – Uzm. Dr. Serdar Nurmedov

Bağımlılık İyileşmek için 66 İlke / Moodist Yayınları.

Kaynaklar

Amerikan Psikiyatri Birliği (2014). DSM-5 tanı ölçütleri başvuru el kitabı (Çev. E. Köroğlu). Ankara: Hekimler Yayın Birliği.

Öztürk, M. & Ögel, K. (ed.). Bağımlılık Tanı, Tedavi, Önleme. İstanbul: Yeşilay Yayınları, 1. Basım, 2019.

Bağımlılık İyileşmek için 66 ilke. Moodist Yayınları.

Tarhan, N. & Nurmenedov, S. (2013). Bağımlılık: Sanal veya Gerçek Bağımlılıkla Başa Çıkma. Timaş Yayınları, 2.Baskı, İstanbul.